Son dönemde piyasada büyük bir panik yaratan sahte 50 ve 100 dolarlık banknotlar, bankaları bile zor durumda bırakmış durumda. Gerçeğinden ayırt edilmesi oldukça güç olan bu sahte paralara karşı özellikle bankalar tedbir almaya başladı. Yazılım güncellemesi yapılmayan para sayma makinelerinin, sahte dolarları tespit edemediği belirtiliyor. Bazı bankaların şubelerinde yaşanan dolandırıcılık vakaları, bankaları teyakkuza geçirdi.
Türkiye Bankalar Birliği (TBB), bu konuda bankaları uyararak, sahte paralara karşı dikkatli olmaları gerektiğini bildirdi. Bankaların birçoğu, sahte 50 dolarlık banknotların para sayma makinelerinden geçebilmesi nedeniyle, makinelerini güncelleme çalışmalarına başladı. Bazı bankalar, personellerine, özellikle sahte dolarların işlem yapılırken daha dikkatli bir şekilde kontrol edilmesi gerektiği uyarısında bulundu.
Bankaların Mücadelesi:
Bir bankada yaşanan dolandırıcılık vakası, ancak banka çalışanının dikkatli olması sayesinde son anda engellendi. Sahte 50 dolarlık banknotun hem para sayma makinesinden hem de mor ışıktan geçerek tespit edilmeden bankaya girmesi, büyük bir sorun haline geldi. Banka yetkilileri, para sayma makinelerinin güncellenmemiş olması halinde, bu tür sahte banknotların fark edilmeden işleme alınabildiğini belirtti.
Yetkili Müesseseler Derneği Başkanı Mustafa Ünver, sahte dolarların kalitesinin bu kez çok daha yüksek olduğunu vurguladı. Üzerinde yapılan detaylı incelemeler, sahte paralardaki mavi şeridin orijinaline çok yakın bir şekilde basıldığını ortaya koydu. Ünver, "Eğer para sayma makinelerinin yazılım güncellenmemişse, makine sahteyi algılayamıyor. Bu yüzden uzman olmayan bir kişi, çok kolay bir şekilde kandırılabiliyor" dedi.
Kapalıçarşı'nın Rolü:
Sahte dolarların özellikle Ortadoğu, Asya ve Balkanlar'da basıldığını ve İstanbul Kapalıçarşı üzerinden piyasaya sürülmeye çalışıldığını ifade eden Ünver, son 1-1.5 aydır bu durumun giderek yayılmaya başladığını belirtti. Sahte paralara karşı döviz bürolarının daha dikkatli olması gerektiği uyarısında bulunan Ünver, Kapalıçarşı’daki döviz işlemlerinde bu durumun yoğun şekilde yaşandığını belirtti. Anadolu’da da sahte dolarların bulunduğuna, ancak en çok İstanbul’da yoğunlaştığına dikkat çekti.
Geçmişteki Örnekler:
Bu tür sahtecilik vakalarının daha önce 200’lük ve 500’lük Euro banknotlarında da yaşandığını hatırlatan Ünver, "Kapalıçarşı'da 1 milyon 700 bin civarında sahte Euro piyasaya sürülmüştü. Bu durum, yavaş yavaş Anadolu'ya da yayılmıştı" diyerek, geçmişte yaşanan benzer olayların da hatırlatılmasına neden oldu.
Sonuç olarak, sahte dolarlar piyasada ciddi bir tehdit oluşturuyor ve özellikle para sayma makinelerinin güncellenmemesi halinde, bu sahte paralara karşı daha fazla dikkat edilmesi gerektiği ortaya çıkıyor. Bankalar, döviz büroları ve iş yerlerinin bu konuda daha dikkatli olması, finansal kayıpları önlemek adına büyük önem taşıyor.