Sami Altınkaya İyi Parti'den İstifa Etti

Isparta'da İyi Parti 3. sıra Milletvekili Adayı Sami Altınkaya partisinden istifa etti.

İşte Sami Altınkaya'nın açıklaması:

2008 yılında Milliyetçi Hareket Partisi’nde aktif olarak girdiğim siyasi hayata MHP’ den istifa edip, Nisan 2018 de aldığım kararla İYİ Parti milletvekili adayı oldum.

Türkiye’nin siyasi hayatında yeni şeyler söylemenin önemine olan inancım, Milliyetçiliği yeniden ön plana çıkaracak kadronun bir araya gelmesi ve bu çerçevede Türkiye’de Atatürk ilke ve inkılaplarına inanan herkesi kucaklama isteği, İYİ Parti’de siyasete aktif olarak devam etmemde etkili oldu.

Isparta’dan 3. Sıra milletvekili adayı olmama rağmen 1. Sıra adayı gibi çalıştım. Buna önce Allah sonra da Ispartalı hemşerilerim şahit oldu. Seçilemeyeceğimi bilerek girdiğim bu yarışta, demokrasinin kurum ve kurallarının yerleşmesi ve daha iyi bir Türkiye için 25 yıllık mesleğimi bırakarak, tüm gövdemle seçimlerde Sayın Genel Başkanımız Meral Akşener’ in Cumhurbaşkanı olması ve Isparta’dan milletvekili çıkarabilmek için mücadele ettim.

Seçim çalışmaları boyunca parti politikalarımızı, bilgi ve tecrübelerime dayanarak kamuoyuna anlattım.

Her siyasi parti iktidar olmak için mücadele eder. Muhalefette kalmak için siyaset yapılmaz. Ancak millet size muhalefet görevi de verebilir. Her seçimim kazananı ve kaybedeni olur. Milletimiz bu seçimde bize iktidar olma görevini vermedi. Bu durum karşısında parti yönetiminin siyasi tecrübeye bağdaşmayan açıklamaları ve eleştirilere karşı takındığı tutum kabul edilemez.

Seçim yenilgisini CHP ile yapılan ittifaka bağlamak kolaycılıktır. Milletvekili aday listelerinin belirlenmesinde yapılan hata, genel başkan tarafından da kabul edilmektedir. Sayın Akşener bundan dolayıdır ki sorumluluğu üstüne alarak istifa etmiştir. Seçimin ardından günler sonra yapılan açıklamalar, istifa ettikten sonra tekrar aday olmayacağını söyleyen sayın genel başkanın, günlerce evine kapanıp hiçbir açıklama yapmaması, kendisine oy ve gönül veren milyonlara yapılan en büyük haksızlıktır. Halbuki Seçim gecesi ya da ertesi yapılacak basit bir açıklama ile istifa etmesi ve kongreye gidileceğini açıklaması, bir genel başkanın yapması gereken en doğru yol olacaktı.

Maalesef ülkemizde partilerin ömrü genel başkanın varlığıyla sınırlanıyor. Bu o partiye gönül verenlere yapılan en büyük haksızlıktır.

Kongrelere partileri genel başkanlar götürür. Seçim sürecine girilmesiyle birlikte alınan duygusal kararlar partiyi başarısızlığa götürmüştür. Siyasi nezakete uymayan açıklamalar vatandaşlar arasında da tepkiyle karşılanmıştır. Zaten kendisinin yeniden aday gösterileceği belliyken, genel başkanın adeta küsüp kenara çekilmesi bu duygusallığın geldiği son nokta olmuştur.

Seçim süreci boyunca çeşitli kesimlerden gelen milletvekili adayları ve parti yöneticileri, kendi ideolojilerini temsil eden içlerine giydikleri gömlekleri, parıl parıl parlarken, gömlek üstüne giyilen İYİ Parti ceketinin rengi sönük kalmış ve kendini gösterememiştir.

İYİ Parti ülkücü tabanı güçlü olan içinde demokratların olduğu milliyetçi ve muhafazakar bir parti olmak yerine, herkesin kendi ideolojisini ön plana çıkardığı bir parti görünümünden kurtulamamıştır.

Seçmeni Atatürk Milliyetçiliği etrafında toplanmak yerine, herkes kendi fikrini parti fikriymiş gibi anlatmış ve tek bir ses maalesef çıkamamıştır.

26 Haziran’da yapılan genel idare kurulunun ardından sayın Meral Akşener’ in yaptığı basın açıklamasında “HDP kürt siyasi hareketinin temsilcisidir” sözleri ise bardağı taşıran damla olmuştur.

Siyaseti bir amaç olarak görmeyip, iyi işler yapmanın bir aracı olarak gördüm. Hiçbir koltuk ve makam peşinde koşmadım. Milletvekilliği aday adaylığım süresinde Isparta’mıza gelmesine vesile oldum. 20 milyon EURO luk 1000 kişinin çalışacağı, Türkiye’nin en büyük meyve suyu entegre tesisini Kasım 2018 de açacağız. Bu şehrime duyduğum sevgi ve hizmetin en büyük delilidir. Gönüllerde vekil olmayı başarmak ve ileride adımın böyle yatırımlarla anılması bu dünyada alacağım en büyük ödüldür.

Seçim süresi boyunca beni bağrına basan ilçe teşkilatlarına, bizlere inanan ve gönül veren herkese sonsuz şükranlarımı sunarım.

25 yıl boyunca “Türkiye’de üretenlerin ve çıkış yolunu bulanların programına hoş geldiniz” diyerek ulusal haber kanallarında yayınlar yaptım. Bilgi ve birikimimi televizyonlar aracılığıyla kamuoyuyla paylaştım. Benden görüş isteyen, ülkenin birliği ve bütünlüğünü diyen herkese önerilerim oldu. Üniversitelerde verdiğim sayısız konferansta gençlere gelişen ve değişen dünyayı anlattım. Parti politikaları hazırlanırken sunduğum rapor ekonomi kurmayları tarafından dikkate alındı ve “Millet Sözleşmesine” geçti.

Milletvekili olmasam da bu hizmetleri ülkem için her şart ve koşulda yapmaya devam edeceğim. Çünkü Türkiye’nin kişisel kaprislerle kaybedecek zamanı yoktur.

Biz hep “HANCI” olduk. Atatürk diyen, vatan diyen, bayrak diyen, bu milletin adına Türk Milleti diyen ve milliyetçiyim diyen, “Ne mutlu Türk’üm” diyebilenlerle yola devam ederiz. Bizim “YOLCU” luğumuz Anadolu yollarında 25 yıldır olduğu gibi bundan sonra da üretenlerle ve yatırım yapanlarla beraber devam eder.

Yola çıktığınız kişileri yolda tanıdıklarınıza değişirseniz, yoldan ilk başta siz çıkarsınız. Bundan sonra halka ve Hakka hizmete devam edeceğim. Ispartalı olmaktan, 24 yaşıma kadar Isparta’da yaşamaktan, bu yaşıma kadar da şehrime her vesileyle hizmet etmekten büyük onur duydum.