Uzmanlar, ABD'nin 2 Nisan'da açıklayacağı tarifelerin beklendiği kadar sert olmaması durumunda, altının ons fiyatında kısa vadeli geri çekilmelerin yaşanabileceğini ancak orta ve uzun vadede yeniden yükselişler görülebileceğini belirtiyor.
ABD Başkanı Donald Trump'ın gümrük vergilerine ilişkin belirsizlikler, merkez bankalarının altın alımlarına devam etmesi, jeopolitik riskler ve ABD Merkez Bankası'nın (Fed) bu yıl üç faiz indirimi yapma olasılığı, altının ons fiyatını destekleyen başlıca faktörler arasında yer alıyor. Bu gelişmelerin etkisiyle, 20 Mart'ta 3 bin 57 dolarla tüm zamanların en yüksek seviyesine ulaşan altının ons fiyatı, Başkan Trump'ın 2 Nisan'da uygulayacağı tarifelere dair beklentilerin daha yumuşak olabileceği yönündeki haberlerle 3 bin dolar seviyelerine geriledi ve şu anda 3 bin 20 dolar civarında dengelendi.
İtalya merkezli bankacılık grubu Intesa Sanpaolo'nun Kıdemli Emtia Ekonomisti Daniela Corsini, ABD tarifelerinin beklenenden daha hafif olacağına dair beklentilerin zayıflaması ve daha kapsamlı vergiler konusunda endişelerin artması halinde altının ons fiyatının 3 bin 150 dolara kadar yeni zirveler test edebileceğini ifade etti. Corsini, ABD'nin mali ve parasal politikalarındaki belirsizliklerin, Orta Doğu'daki jeopolitik gerginliklerin ve Rusya ile Ukrayna arasındaki çatışmanın altın fiyatlarını yakın vadede yukarı taşıyabileceği riskler arasında olduğunu vurguladı. Ayrıca, tarifelerin beklendiği kadar sert olmaması durumunda altının ons fiyatının geçici olarak 2 bin 950-2 bin 650 dolar arasında konsolide olabileceği değerlendirmesini yaptı.
Avustralya merkezli çok uluslu banka ve finansal hizmetler şirketi ANZ'nin Emtia Stratejisti Soni Kumari de, altının ons fiyatının 2 bin 800 dolardan 3 bin dolara çıkmasında ticaret kaynaklı tarifelerin etkili olduğunu belirtti. Kumari, Trump'ın 2 Nisan'da uygulayacağı tarifelerin beklenenden daha yumuşak olması durumunda, altın fiyatları için olumsuz bir etki yaratabileceğini söyledi. Çünkü altının ons fiyatı, tarifelerin etkisi ve ekonomik büyüme üzerindeki belirsizliklerden faydalanıyor. Dolayısıyla, tarifelere dair netlik sağlanması durumunda altının ons fiyatının biraz düşüş gösterebileceğini ifade etti.
Genel olarak, altının temel arka planının hala oldukça destekleyici olduğunu vurgulayan Kumari, ABD'nin ekonomik büyümesine ilişkin endişelerin arttığını ve Fed'in büyüme tahminini yüzde 1,7'ye çektiğini belirtti. Ayrıca, enflasyonun yükselmesi ve stagflasyon endişelerinin de altın fiyatını desteklediğini söyledi. Finansal piyasalarda oynaklık devam ederse, bunun da altın fiyatını destekleyeceğini ekledi. Kumari, 2 Nisan'da açıklanacak tarife kararlarının ardından altın fiyatlarında kar satışları görülebileceğini, ancak altının orta ve uzun vadede daha fazla yükseliş yapma potansiyeline sahip olduğunu belirtti. Uzmanlar, altının ons fiyatının Eylül ayına kadar 3 bin 200 dolar seviyelerine ulaşabileceğini öngörüyor.
