Yurttan Haberler

Çin'den Son 1,5 Yılın En Yavaş Büyümesi

Pekin Ulusal İstatistik Bürosu (NBS), Çin'in üçüncü çeyrekte bir önceki yılın aynı dönemine göre yalnızca yüzde 4,6 büyüdüğünü açıkladı.

Abone Ol

Çin, son 1,5 yılın en yavaş ekonomik büyümesini kaydederek sadece yüzde 4,6'lık bir büyüme oranına ulaştı. Pekin, durgun harcamalar ve emlak sektöründe devam eden krizle sarsılan ekonomisini yeniden istikrara kavuşturmakta zorlanıyor. Pekin Ulusal İstatistik Bürosu (NBS), ülkedeki ekonomik büyümenin üçüncü çeyrekte bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 4,6 oranında gerçekleştiğini duyurdu. Bu oran, Çin'in sıkı sıfır COVID-19 politikasından çıktığı 2023 başından bu yana en düşük büyüme olarak kaydedildi.

Rakamların açıklanmasının ardından, devlet medyası, ülkenin önde gelen bankalarının bu yıl ikinci kez yuan mevduatlarına uygulanan faiz oranlarını düşürdüğünü bildirdi. Bu durum, ekonominin canlanması için atılan adımların yetersiz kaldığını gösteriyor. Çin, son haftalarda dünyanın ikinci büyük ekonomisini canlandırmak için bir dizi önlem açıkladı ve yıllık yüzde beş büyüme hedefi koydu. Ancak, Pekin yönetimi, yıllık büyüme hedefine ulaşma konusunda tam güvene sahip olduğunu ifade etse de, ekonomistler faaliyetlerin canlanması ve iş dünyası güveninin yeniden sağlanması için daha doğrudan mali teşviklere ihtiyaç duyulduğunu belirtiyor.

Son haftalarda yetkililer, ekonomiye nakit akışı sağlamak amacıyla faiz indirimleri ve konut alımına ilişkin kısıtlamaların gevşetilmesi gibi bir dizi önlem açıkladı. Ancak yatırımcılar, Pekin'in ekonomisini uzun vadeli büyümeyi sürdürebilecek tüketim odaklı bir modele nasıl dönüştüreceğine dair daha fazla ayrıntı talep ediyor. Bu nedenle, kurtarma paketi için belirli bir rakam vermekten veya vaatlerin ayrıntılarını açıklamaktan kaçınılması, piyasalarda iyimserliği azalttı.

Emlak Sektörü Krizde
Çin ekonomisinin uzun süreli büyümesinin temel itici gücü olan gayrimenkul sektörü, şu anda borç batağına saplanmış durumda ve bu durum, yetkililer için büyük bir baş ağrısına yol açtı. Uzun süredir devam eden kriz, sektördeki birçok projenin tamamlanmasını engellerken, yetkililer, tamamlanmamış konut projelerine yönelik kredi miktarının 500 milyar doları aşacağını duyurdu.

Ayrıca, emlak sektöründeki faaliyetleri canlandırmak amacıyla bir milyon evin yenilenmesini kolaylaştırma sözü verildi. SPI Asset Management yönetici ortağı Stephen Innes, Pekin'in emlak piyasasını istikrara kavuşturmak için daha fazla gürültü yaparak laf cambazlığı yaptığını ifade etti. Innes, "Ancak dürüst olalım, Çin'in mülkiyet karmaşası birkaç konuşma ve yarım yamalak önlemlerle düzeltilebilecek bir şey değil" dedi.

Son aylarda bazı büyük şehirler, konut satın alma kısıtlamalarını hafifletti. Bu şehirlerden biri, güneybatıdaki Sichuan eyaletinin başkenti Chengdu, diğeri ise kuzeydeki liman kenti Tianjin oldu. Ancak tüm bu önlemler, sektördeki krizin derinleşmesini önlemek için yeterli olmayabilir.

Çin'in ekonomik büyümesi, aynı zamanda iç harcamalardaki yavaşlamadan da olumsuz etkileniyor. Tüketicilerin tedirginliği, ülkeyi deflasyona sürükleme tehlikesi yaratıyor. Eylül ayı itibarıyla enflasyonun temel ölçütlerinden biri olan tüketici fiyat endeksi, beklentilerin altında kaldı ve bu durum, talebin zayıflığının devam ettiğini gösteriyor.

Bu veriler ışığında, Çin'in ekonomik istikrarını sağlamak için daha güçlü ve etkili adımlar atması gerektiği ortaya çıkıyor. Ekonominin geleceği, yetkililerin atacağı adımlara bağlı olarak şekillenecek.