Küresel elektrikli araç pazarı, son yıllarda Çin'in baskın rolüyle şekilleniyor. Çinli markalar, düşük üretim maliyetleri ve devlet teşviklerinin desteğiyle hızla büyürken, Avrupa'daki otomotiv sektöründe yaşanan daralma, küresel pazarda önemli değişimlere yol açtı. Almanya'nın pazar payı, Çinli rakiplerin hızlı yükselişiyle ciddi şekilde gerilerken, uzmanlar, Avrupa’daki pazar daralmasının Türkiye’ye olası etkilerini değerlendiriyor.

İstanbul'un bir semtinin adı olan Balat'ın kökeninin anlamı nedir? İstanbul'un bir semtinin adı olan Balat'ın kökeninin anlamı nedir?

Çin'in etkisi, özellikle elektrikli araç pazarında kendini güçlü bir şekilde gösteriyor. Çinli üreticiler, düşük maliyetli araçlar ve güçlü devlet teşvikleri sayesinde hızla pazar paylarını artırırken, Avrupa’daki üreticiler bu değişime uyum sağlamakta zorlanıyor. Otomotiv Sanayii Derneği (OSD) Yönetim Kurulu Başkanı Cengiz Eroldu, Çinli markaların hızlı bir şekilde elektrikli araç pazarında büyüdüğünü ve bu durumun, Alman üreticilerin satış performanslarını olumsuz etkilediğini belirtiyor.

Eroldu, "Çinli markalar, düşük üretim maliyetleri ve devlet teşvikleri sayesinde hızla elektrikli araç pazarında ilerlerken, Alman üreticiler yeni teknolojilere adapte olmak için daha fazla zaman ve kaynak harcamak zorunda kalıyor. Bu durum, Almanya’nın pazar payını düşürerek, küresel otomobil piyasasını etkiliyor" dedi.

Almanya'nın Pazar Payı Düştü
Alman otomobil üreticilerinin, Çin pazarındaki payı, 2019 yılında yüzde 26,2 iken, 2024’ün ilk yarısında bu oran yüzde 20,3'e geriledi. Aynı dönemde Çinli markaların pazar payı ise yüzde 30'dan yüzde 66'ya yükseldi. Bu büyük değişim, Alman üreticilerin pazar beklentilerini yeniden gözden geçirmelerine ve finansal baskılarla karşı karşıya kalmalarına yol açtı.

Çin’deki tüketici talebinin artışı, Alman üreticilerin gelir beklentilerini olumsuz etkilerken, enerji ve hammadde maliyetlerindeki artış da üretim süreçlerini zorluyor. Yüksek maliyetler, Almanya'nın elektrikli araç pazarındaki rekabet gücünü zayıflatırken, Çinli üreticilerin hızla pazar payını artırması, Avrupa'daki otomotiv sektöründe büyük bir dönüşüm yaşanmasına neden oluyor.

Avrupa’daki Daralmanın Etkileri
Eroldu, Avrupa’daki otomotiv sektöründeki daralmanın, küresel otomotiv endüstrisinde köklü değişimlere yol açtığını belirtiyor. Avrupa'nın en büyük ihracat pazarlarından biri olan Almanya’nın pazarındaki bu daralma, Türkiye'yi de etkileyebilir. Eroldu, "Avrupa pazarındaki daralma ve atıl üretim kapasitesi, Türk otomotiv sanayisinin ihracatını olumsuz etkileyebilir. Bu nedenle, iç pazarda yerli araçların payını artırmak, yerli üretimin korunması açısından kritik bir öneme sahip" dedi.

Çinli üreticilerin, devlet teşvikleri ve düşük maliyet avantajları ile hızla büyümeleri, Avrupa'daki üreticilerin pazar paylarını tehdit ederken, Türk otomotiv sanayisi için de yeni fırsatlar yaratabilir. Eroldu, Türkiye’nin bu süreçte üretim rekabetçiliğini güçlendirecek politikalar geliştirmesi gerektiğini vurguladı.

Elektrikli Araç Altyapısındaki Zorluklar
Avrupa’daki üreticiler, sıkı emisyon hedefleri, yetersiz elektrikli araç altyapısı ve yeşil enerjiye erişim gibi zorluklarla karşı karşıya kalıyor. Elektrikli araç üretimine büyük bütçeler ayırmalarına rağmen, Alman üreticiler, batarya temini ve altyapı eksiklikleri gibi sorunlarla boğuşuyor. Bu engeller, Avrupa pazarındaki rekabeti zorlaştırırken, Çinli üreticilerin hızla büyümesini sağlıyor.

Eroldu, "Avrupalı üreticiler, yüksek maliyetler ve altyapı yetersizlikleri nedeniyle elektrikli araç pazarına uyum sağlamada zorlanıyor. Elektrikli araçlara, batarya teknolojilerine ve sürdürülebilir üretim süreçlerine hızlı bir geçiş yapamayan şirketler, rekabette geri kalacak" diyerek, sektörün geleceği için büyük bir riskin söz konusu olduğunu belirtti.

Ek Vergiler ve Ticaret İlişkileri
Son dönemde, Çinli otomobil üreticilerine yönelik ek vergilerin, Avrupa’daki rekabeti nasıl etkileyeceği de merak konusu. Avrupa Birliği'nin Çinli otomobil şirketlerine getirdiği vergi düzenlemeleri, Çinli üreticilerin düşük maliyet avantajlarını azaltmayı hedefliyor. Eroldu, "Bu vergiler, Çinli üreticilerin satışlarını düşürerek, Çin menşeli elektrikli araçların Avrupa pazarındaki fiyatlarını artırabilir. Ancak, bu vergilerin etkisini görmek için daha fazla zamana ve veriye ihtiyaç var" dedi.

Çin hükümeti, AB’nin bu kararına karşı misilleme yapabileceğini duyurdu ve iki taraf arasında ticari gerilimler yaşanabilir. Bu gelişmelerin, küresel ticaret dengelerini ve özellikle otomotiv sektörünü derinden etkilemesi bekleniyor.

 
Elektrikli araç pazarındaki hızlı değişim, küresel otomotiv sektörünü yeniden şekillendiriyor. Çinli üreticilerin rekabet avantajları, Avrupa’daki zorluklarla birleşerek büyük bir dönüşüme yol açtı. Almanya ve diğer Avrupalı üreticiler, elektrikli araçlara hızla uyum sağlamak zorunda kalacak. Türkiye’nin yerli üretimi artırarak bu süreçten nasıl faydalanacağı ise önümüzdeki yılların en önemli sorularından biri olarak gündemdeki yerini koruyor.

Kaynak: KFK Ajans