Nobel ödüllü ekonomist ve MIT öğretim üyesi Prof. Dr. Daron Acemoğlu, dijital reklam pazarındaki tekellerin, özellikle Google’ın hakimiyetinin, bağımsız gazetecilik ve demokrasiye ciddi zararlar verdiğini belirtti. Acemoğlu, bu durumu Kısa Dalga’ya verdiği bir röportajda detaylandırarak hem gazetecilik sektöründe yaşanan gelir kaybını hem de toplumsal sonuçlarını değerlendirdi.
Reklam Tekeli ve Haber Çölleri
T24’ün haberine göre, Acemoğlu, Google’ın 2023 yılında dijital reklam gelirlerinden 237 milyar dolar kazandığını, buna karşın bağımsız gazetelerin gelirlerinde büyük kayıplar yaşandığını ifade etti. Acemoğlu, bu durumun güvenilir haber kaynaklarının yokluğuna neden olan “haber çölleri” yarattığını söyledi.
Demokrasiye Tehdit
Bağımsız medyanın demokratik toplumların temel taşı olduğunu vurgulayan Acemoğlu, dijital reklam pazarındaki tekelleşme nedeniyle bu medyanın finansal kaynaklarının kuruduğunu ve demokrasinin temellerinin zayıfladığını dile getirdi. Acemoğlu, “Google’ın reklamcılık ekosistemindeki baskın rolü, bağımsız gazeteciliğin hayatta kalmasını zorlaştırıyor ve bu da demokrasiyi tehdit ediyor,” dedi.
Teknoloji Devleri ve Rekabetin Yok Edilmesi
Acemoğlu, Alphabet/Google, Amazon ve Apple gibi teknoloji devlerinin piyasa değerlerinin tarihteki diğer büyük tekellerden çok daha yüksek olduğunu belirtti. Bu şirketlerin rakiplerini satın alarak büyüdüğünü ve rekabeti engellediğini ifade eden Acemoğlu, ABD ve Avrupa’daki antitröst yasalarının bu durumla başa çıkmakta yetersiz kaldığını söyledi.
Daha Adil Bir Veri Ekonomisi İçin Çözüm Önerileri
Acemoğlu, Avrupa’nın Dijital Piyasalar Yasası gibi düzenlemelerle daha adil bir veri ekonomisi yaratabileceğini belirtti. Meslektaşı Simon Johnson ile birlikte dijital reklam pazarında büyük dönüşümler yaratabilecek bir vergi önerisinde bulunan Acemoğlu, yıllık 500 milyon doların üzerindeki reklam gelirlerine %50 oranında bir vergi uygulanmasını önerdi.
Daha Sürdürülebilir Bir Sistem
Prof. Dr. Acemoğlu, bireylerin verilerini kontrol edebildiği ve teknoloji şirketlerinin bu verilere erişiminin daha adil kurallara dayandığı bir sistemin, hem inovasyon hem de verimlilik açısından daha sürdürülebilir olacağını savundu. Avrupa’nın bu konuda liderlik yapabileceğini söyleyen Acemoğlu, “Daha adil bir dijital ekonomi mümkün,” dedi.
Acemoğlu’nun açıklamaları, dijital dünyada adil rekabetin sağlanması ve demokrasinin korunması için önemli bir tartışmayı gündeme taşıyor.