Alman Ekonomi Enstitüsü IW, Almanya ekonomisinin 2025 yılında sadece yüzde 0,1 oranında büyümesini bekliyor. Enstitü, art arda iki yıl süren ekonomik daralmanın ardından ekonominin beklenen büyüme oranının oldukça sınırlı olacağı tahmininde bulunuyor. Alman ekonomisinin şu anda, özellikle sanayi ve inşaat sektörlerinde yaşanan daralma nedeniyle ciddi bir yapısal kriz ile karşı karşıya olduğu ifade ediliyor.
IW, Almanya'nın hizmet sektöründeki istikrarın, sanayi ve inşaat sektörlerinde devam eden olumsuz eğilimleri telafi etmekte yeterli olmayacağını vurguluyor. Son yıllarda Almanya'daki sanayi sektörü, küresel tedarik zinciri krizlerinden ve enerji fiyatlarının yüksekliğinden ciddi şekilde etkilenirken, inşaat sektörü de inşaat malzemeleri ve iş gücü maliyetlerinin artması nedeniyle daralma yaşadı. Bu sektörlerdeki gerileme, ekonominin büyüme potansiyelini sınırlıyor.
Alman Ekonomi Enstitüsü'nün tahminleri, ülkedeki ekonomik istikrarın daha çok hizmet sektörü gibi bazı alanlarda korunmasına rağmen, genel olarak büyüme hızının oldukça yavaş kalacağını gösteriyor. IW baş ekonomisti Michael Groemling, konuya ilişkin yaptığı açıklamada, “Bu artık sadece konjonktürel bir gerileme değil, ciddi bir yapısal kriz” diyerek, Almanya’nın ekonomik büyümesinde yaşanan duraklamanın daha uzun süreli ve daha kalıcı etkiler yaratabileceğini belirtti. Groemling, bu yapısal kriz durumunun, sadece geçici bir dönemi değil, daha geniş bir ekonomik dönüşüm sürecini işaret ettiğini vurguladı.
Ekonomi uzmanları, Almanya'nın büyüme beklentilerinin oldukça düşük olmasının, sadece dışsal etmenlerden değil, aynı zamanda içsel yapısal sorunlardan da kaynaklandığını belirtiyorlar. Bu yapısal sorunlar arasında, özellikle dijitalleşme, yenilenebilir enerjiye geçiş ve iş gücü piyasasında yaşanan zorluklar öne çıkıyor. Bu faktörler, Almanya'nın küresel ekonomik rekabet gücünü azaltırken, aynı zamanda iş gücü verimliliğini ve üretkenliğini de olumsuz etkiliyor.
Ancak Almanya'nın büyüme beklentisinin düşük olmasına rağmen, IW, ülkedeki hizmet sektörünün bazı olumlu gelişmelerle ekonomiye katkı sağlamaya devam edeceğini düşünüyor. Hizmet sektörü, Almanya'da istihdamı artıran, verimliliği yükselten ve büyüme oranını destekleyen önemli bir sektördür. Ancak, sanayi ve inşaat sektörlerindeki daralmalar bu olumlu gelişmeyi yeterince dengelemediğinden, büyüme oranı oldukça sınırlı kalacak.
Ekonomistlere göre, Almanya'da büyümenin düşük seviyelerde kalması, Avrupa'nın en büyük ekonomisinin önümüzdeki yıllarda daha fazla yapısal dönüşüm geçirmesi gerektiğini gösteriyor. Almanya, sanayi devriminden bu yana büyük bir ekonomik güce sahip olmasına rağmen, son yıllarda yaşanan küresel ekonomik değişimler, dijitalleşme ve çevresel dönüşüm süreçleri gibi etkenler, ekonomiyi yeniden yapılandırmayı zorunlu kılıyor. Bu süreç, hem hükümetin hem de özel sektörün yeni ekonomik stratejiler geliştirmesini gerektiriyor.
Önümüzdeki yıl büyüme oranının bu kadar düşük olmasının yanı sıra, Almanya'nın ekonomik geleceğine dair belirsizlikler de devam ediyor. Küresel ekonomik durgunluk, ticaret savaşları, enerji krizleri ve diğer dışsal faktörler Almanya'nın büyüme potansiyelini olumsuz etkileyebilir. Almanya'nın ekonomik yapısındaki dönüşüm, sadece ekonomik büyüme hedeflerinin değil, aynı zamanda ülkenin gelecekteki rekabet gücünün de yeniden şekillendirilmesi gerektiğini gösteriyor.
Sonuç olarak, Almanya ekonomisi, 2025 yılı için oldukça düşük büyüme oranlarıyla karşı karşıya kalacak gibi görünüyor. Ancak bu düşük büyüme, sadece geçici bir durum olmayabilir ve Almanya'nın ekonomik yapısındaki derin yapısal değişiklikler, uzun vadede büyümeyi sınırlayabilir.