Türkiye Elektrik İletim AŞ (TEİAŞ), 10 Ocak 2025 tarihi itibarıyla elektrik üretimi ve tüketimiyle ilgili en güncel verilerini paylaştı. Açıklanan verilere göre, 10 Ocak günü Türkiye’de günlük bazda toplam 998 bin 286 megavatsaat elektrik üretildi, tüketim ise 985 bin 547 megavatsaat olarak kaydedildi. Bu veriler, Türkiye’nin elektrik üretim ve tüketim dengelerindeki önemli bir göstergeyi oluşturuyor.
Elektrik sisteminde arz ve talep dengesine ilişkin saatlik bazda yapılan incelemelerde, en yüksek elektrik tüketimi 47 bin 96 megavatsaatle 11:00’de gerçekleşirken, en düşük tüketim ise 32 bin 951 megavatsaatle 05:00’te kaydedildi. Bu veriler, günün saatlerine göre elektrik tüketiminin dalgalandığını ve Türkiye’nin elektrik altyapısının bu değişen talepleri nasıl karşılayabildiğini gözler önüne seriyor.
Elektrik üretiminin kaynaklara göre dağılımına bakıldığında, doğal gaz santralleri üretimde en büyük payı alarak yüzde 27,1 oranında katkı sağladı. Bu, Türkiye’nin elektrik üretiminde doğal gazın kritik bir rol oynadığını bir kez daha ortaya koyuyor. Doğal gaz santrallerinin ardından yüzde 24 ile ithal kömür santralleri, yüzde 11,4 ile barajlı hidroelektrik santralleri geliyor. Bu oranlar, Türkiye’nin enerji üretiminde çeşitlilik sağlama çabalarını ve hidroelektrik santrallerinin önemli bir yer tuttuğunu gösteriyor.
Bunun yanı sıra, Türkiye’nin elektrik üretimiyle ilgili daha fazla dışa bağımlılık ya da iç üretim kapasitesindeki artış da dikkat çekiyor. Ülke, 10 Ocak’ta 13 bin 880 megavatsaat elektrik ihracatı gerçekleştirirken, 1.142 megavatsaatlik elektrik ithalatı yaptı. Bu veriler, Türkiye’nin elektrik ticaretinde dışa bağımlılığını kısmi olarak azaltmaya başladığını ve yerli üretimin artmasıyla enerji ihracatının güçlendiğini gösteriyor. Elektrik ticareti, ülkenin enerji arz güvenliğini sağlamada önemli bir araç olarak öne çıkıyor.
TEİAŞ’ın açıklamalarına göre, elektrik üretim ve tüketimi arasındaki farklar, Türkiye’nin enerji talebini nasıl karşılayabileceği konusunda önemli ipuçları veriyor. Özellikle elektrik talebinin en yüksek olduğu saatlerde, enerji üretim kapasitesinin karşılayabileceği seviyede olması, ülke için kritik öneme sahip. Bu nedenle, enerji altyapısına yönelik yatırımların devam etmesi ve yenilenebilir enerji kaynaklarının artan oranda kullanılması bekleniyor.
Ülke genelinde enerji verimliliği artırılmaya çalışılırken, Türkiye’nin elektrik talebini karşılama noktasında enerji santralleri çeşitliliği büyük bir avantaj sağlıyor. Gelecek dönemde, yerli kaynakların daha fazla kullanılması ve dışa bağımlılığın azaltılması adına yeni projeler hayata geçirileceği tahmin ediliyor. Ayrıca, güneş ve rüzgar enerjisi gibi yenilenebilir enerji kaynaklarının üretim kapasitesine katkısının artırılması da büyük önem taşıyor.
Sonuç olarak, 10 Ocak’ta açıklanan veriler, Türkiye’nin elektrik üretim ve tüketim dengesini, arz güvenliğini ve dışa bağımlılığını göstermekle kalmayıp, aynı zamanda enerji verimliliği konusunda önemli adımlar atılmasını gerektiren bir döneme işaret ediyor. Elektrik üretimi ve tüketimi arasındaki dengenin sağlanması, ülkenin enerji politikalarının geleceği açısından büyük önem taşıyor.