Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Türkiye'nin 2024 yılına dair ekonomik hedefleri hakkında TBMM Genel Kurulu'nda önemli açıklamalarda bulundu. Yılmaz, özellikle enerji sektöründe yapılan sübvansiyonlara dikkat çekti. Yıl içerisinde elektrik ve doğalgazda mesken aboneleri için yaklaşık yüzde 60 oranında bir sübvansiyon uygulandığını belirten Yılmaz, bu sübvansiyonun vatandaşların bütçelerine önemli katkı sağladığını ifade etti. Yılmaz, bu sübvansiyonların hem enerji maliyetlerini aşağı çekmek hem de halkın yaşam standartlarını iyileştirmek amacıyla uygulandığını ve 2025 yılında da benzer bir yaklaşımın süreceğini söyledi.
2025 yılına dair öngörüleri de paylaşan Yılmaz, enerji sektöründe vatandaşların daha düşük fiyatlarla elektrik ve doğalgaz kullanabilmesi için önemli bir bütçe ayrılacağını belirtti. Yılmaz, 2025 yılı bütçesinde enerji sübvansiyonlarına 472 milyar lira kaynak ayrılmasının planlandığını ifade etti. Bu bütçeyle birlikte Türkiye’nin, Avrupa’da hane halkına en ucuz elektrik ve doğal gaz sağlayan ülke olma konumunu koruyacağını belirtti. Avrupa İstatistik Ofisi’nin (Eurostat) verilerine göre, 2024 yılının ilk altı ayında Türkiye’nin, Avrupa ülkeleri arasında hane halkına en ucuz elektrik ve doğal gaz sağlayan ülke olarak öne çıktığı vurgulandı. Yılmaz, bu başarının, Türkiye'nin enerji sektöründeki yapısal reformlar ve izlediği doğru politikaların bir sonucu olduğunu söyledi.
Yılmaz ayrıca, Türkiye’nin genel ekonomik büyüme performansına da değindi. Türkiye ekonomisinin 2023 yılı itibarıyla yüzde 5,1 oranında bir büyüme kaydettiğini ve bu başarıyı sağlamak için birçok zorluğa rağmen ekonomiyi güçlü bir şekilde yönetmeye devam ettiklerini belirtti. Jeopolitik gerilimler, zayıf dış talep ve Şubat ayında yaşanan büyük deprem felaketine rağmen Türkiye'nin bu zorlukları aşarak büyüme sağladığına dikkat çeken Yılmaz, dünya ekonomisinin gelişmekte olan ülkeler ortalamasının çok üzerinde bir büyüme kaydettiğini ifade etti. Ayrıca, pandemi sonrası büyüme rakamlarını da paylaşarak, 2020-2023 döneminde Türkiye’nin yüzde 25,9 oranında bir büyüme gerçekleştirdiğini belirtti. Bu rakamın dünya genelindeki büyüme oranlarının çok üzerinde olduğunu vurgulayan Yılmaz, Türkiye’nin bu süreçte yıllık ortalama yüzde 5,9 büyüme performansı sergileyerek, dünya ortalamasının iki katından fazla bir büyüme sağladığını söyledi.
2025 yılı için daha yüksek büyüme hedefleri belirlediklerini de belirten Yılmaz, 2025 yılında Türkiye’nin kişi başına düşen milli gelirinin 17 bin dolar seviyesinin üzerine çıkmasını beklediklerini açıkladı. 2024 yılı için kişi başına gelir hedefinin ise 15 bin dolar olduğunu dile getiren Yılmaz, 2002 yılında kişi başına gelirin 3 bin 600 dolar seviyesinde olduğunu, 2023 yılı itibarıyla ise 13 bin 243 dolar seviyesine ulaşıldığını söyledi. Yılmaz, Türkiye’nin bu büyüme ile dünya ekonomisinde önemli bir sıçrama yapmayı hedeflediğini belirterek, güçlü büyümenin devam edeceğini ve bu süreçte vatandaşların daha yüksek yaşam standartlarına ulaşacağını ifade etti.
Enflasyonla mücadelede de kararlı adımlar atıldığını belirten Yılmaz, fiyat istikrarını sağlamak için dezenflasyon sürecinin başarıyla sürdürüleceğini vurguladı. Enflasyon oranının 2024 yılında tek haneli seviyelere inmesiyle birlikte, fiyat istikrarının kalıcı hale gelmesi hedefleniyor. Bu durumun ekonomiye olan güveni artıracağını ve yatırımların artmasına yol açacağını söyleyen Yılmaz, ekonominin sağlıklı büyümesi için fiyat istikrarının sağlanmasının önemine değindi.
Yılmaz, ihracatın da güçlü bir performans sergilediğini belirtti. 2023 yılı itibarıyla Türkiye’nin dünya ihracatından aldığı payın yüzde 1,07 seviyesine çıktığını ifade etti. 2024 yılı Ocak-Kasım döneminde ihracatın geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 2,5 oranında arttığını söyledi. Bu dönemde Türkiye’nin ihracatının 255,6 milyar dolara yükseldiğini belirten Yılmaz, 2025 yılı için ihracat hedefinin 279,6 milyar dolar olduğunu açıkladı. Türkiye’nin dış pazarlardaki rekabet gücünü artırmak ve küresel ticaretteki payını daha da yükseltmek için çalışmalarına devam edeceklerini söyledi.
İstihdam konusunda da önemli hedefler belirleyen Yılmaz, işgücüne katılım oranının artırılması ve istihdamın güçlendirilmesi için istihdam dostu politikaların uygulanmaya devam edileceğini açıkladı. 2025 yılına kadar yıllık ortalama 758 bin kişilik bir istihdam artışı sağlanacağı hedefleniyor. Yılmaz, bu adımların Türkiye’nin ekonomik büyümesini sürdürülebilir kılacağına ve gelir dağılımını iyileştireceğine inandığını belirtti.
Son olarak, Türkiye’nin kredi temerrüt takası (CDS) primlerinin de gerileme yönündeki hareketini sürdürerek 2024 yılı içinde Şubat 2020 seviyelerine indiğini söyledi. Bu gelişmenin, finansal piyasalarda azalan belirsizliklerin ve düşük enflasyon beklentilerinin bir sonucu olduğunu belirten Yılmaz, Türk lirasının güveninin arttığını ve dolara olan bağımlılığın azaldığını ifade etti.
Yılmaz, 2025 yılı Merkezi Yönetim Bütçesi’ne dair de açıklamalarda bulunarak, bütçe giderlerinin 14 trilyon 731 milyar lira, bütçe gelirlerinin ise 12 trilyon 800 milyar lira olacağını öngördüklerini belirtti. Bu bütçede faiz giderlerinin oranının önemli ölçüde düşeceği ve yatırımların artacağı ifade edildi. Yılmaz, bütçe açığının GSYH’ya oranının ise yüzde 3,1 seviyesinde gerçekleşeceğini açıkladı.