8 Ekim 2024'te Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, İsrail'in Filistin'e yönelik saldırılarını protesto etmek amacıyla İsrail menşeli ürünlere boykot çağrısında bulundu. Erbaş’ın bu açıklamaları, Türkiye genelinde geniş bir yankı uyandırdı ve toplumun büyük bir kesiminden destek buldu. Ancak kısa süre sonra medyada çıkan bazı iddialar, bu boykot çağrısını gölgede bıraktı.
Ali Erbaş’ın damadı Berat Şirinat’ın, İsrail’e destek veren ve boykot edilen markalardan birinin Türkiye temsilciliğini yaptığı iddiası ortaya atıldı. Bu iddialar, siyasi arenada büyük bir tartışma yarattı. Özellikle muhalefet partileri ve sosyal medya kullanıcıları, Erbaş’ın boykot çağrısının samimiyeti konusunda ciddi eleştirilerde bulundu.
Muhalefetin Tepkisi: "Çelişkili Bir Tavır"
CHP ve diğer muhalefet partileri, Erbaş’ın damadıyla ilgili bu iddiaların ardından Diyanet İşleri Başkanı'nın açıklamalarının güvenilirliğini sorguladı. CHP milletvekilleri, Erbaş’ın boykot çağrısında bulunduğu markalarla Türkiye’nin ticari ilişkilerini kesmediğini ve kendi ailesinin de bu ticari ilişkilerin bir parçası olduğunu öne sürdü. Muhalefet, boykot çağrısının siyasi bir manevra olduğunu savunarak, bu tarz söylemlerin toplumda kutuplaşma yaratmaya yönelik olduğunu iddia etti.
Diyanet İşleri Başkanlığı'ndan Savunma
Diyanet İşleri Başkanlığı'ndan ise bu iddialara yanıt gecikmedi. Yapılan açıklamada, Ali Erbaş’ın boykot çağrısının tamamen Filistin halkının haklarını savunma amacı taşıdığı ve kişisel ilişkilerin bu tutumu etkilemediği belirtildi. Başkanlık, damadın iddialarını doğrulamamakla birlikte, Erbaş’ın bu konuda herhangi bir çıkar çatışmasına girmediğini vurguladı.
Bu olay, hem dini liderlerin hem de siyasi figürlerin ekonomik ve ticari ilişkilerinin şeffaflığı konusunu tekrar gündeme taşıdı.