Küresel piyasalarda, ABD'deki yönetim değişikliğinin ardından ticari tarifelerin ekonomi üzerindeki potansiyel etkilerine ilişkin belirsizlikler artarken, piyasalar karışık bir seyir izliyor. ABD'deki yeni yönetimin ticari tarifelerinin ülke ekonomisini nasıl etkileyeceği konusunda endişeler büyürken, Trump yönetiminin ticaret politikaları uluslararası ticareti doğrudan etkileyebilecek gibi görünüyor.
Biden yönetimi, ticari tarifelerin enflasyonu artırabileceği ve uluslararası ticareti olumsuz etkileyebileceği yönündeki kaygıları gündeme taşırken, Trump ise yeni tarifeler konusunda somut adımlar atmamakla birlikte, Çin, Kanada ve Meksika gibi ülkelerin ticaret uygulamalarını incelemeye yönelik talimatlar verdi. 1 Şubat'ta Çin'e yönelik gümrük vergisinin artabileceği, bu adımın ticaret savaşını yeniden körüklemesi muhtemel görünüyor.
Diğer yandan, ABD'de yapay zeka yatırımlarının hızlanması gündemde. Trump, 500 milyar dolarlık bir yatırım planını duyururken, ticaretin geleceği ile ilgili belirsizlikler teknoloji hisselerine olan ilgiyi artırdı. Bu gelişmelerin ışığında, ABD'nin 10 yıllık tahvil faizi yüzde 4,59'a yükseldi ve dolar endeksi 108,1 seviyesinde sabit kaldı.
Avrupa borsalarında ise, Almanya'nın ekonomik beklentileri ve ECB Başkanı Lagarde'ın konuşması yatırımcılar tarafından yakından takip ediliyor. Küresel piyasaların yönü, ABD'nin yeni yönetiminin ticaret politikaları ve Avrupa'daki ekonomik duruma göre şekillenmeye devam ediyor.
Asya'da ise, Çin'e yönelik tarifelerin etkisiyle karışık bir seyir gözlemleniyor. Japonya ve Güney Kore gibi ülkelerde teknoloji hisseleri ön plana çıkarken, Çin'deki endekslerde düşüş yaşanıyor. Yurt içi piyasalar da dalgalı bir seyir izlerken, Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi 9.999,55 puandan kapanarak hafif bir değer kaybı yaşadı. Dolar/TL ise 35,6400 seviyelerinden işlem görüyor.
Küresel piyasalarda risk algısı ve belirsizlikler devam ederken, yatırımcılar, ABD'nin ticaret politikaları ve ekonomik gelişmelere ilişkin sinyalleri yakından izliyor.