Ispanağın Gizli Yüzü: Bilinmeyen Zararları Ispanağın Gizli Yüzü: Bilinmeyen Zararları

Türkiye’de bankacılık sektöründe döviz mevduatlarının payı, 2018’den bu yana en düşük seviyesine gerileyerek yüzde 43’e düştü. Bu gerileme, hem yerli yatırımcıların Türk Lirası (TL) yatırımlarına yönelmesi hem de yabancı yatırımcıların Türkiye’ye ilgisinin artmasıyla şekilleniyor. Son birkaç yıldır kur korumalı mevduat (KKM) sistemine olan ilgi, özellikle 2023 yazından itibaren azalma eğiliminde. Türkiye ekonomisinde döviz kurlarındaki dalgalanmalara karşı güven arayışı, TL’ye geçişin hızlanmasıyla önemli bir değişim gösteriyor.

Kur korumalı mevduatlarda yaşanan gerileme dikkat çekici boyutlara ulaşırken, 18 Ağustos 2023’teki zirveden sonra KKM'nin büyüklüğü 36,4 milyar TL azalarak, 1 Kasım 2024 itibarıyla 1 trilyon 338 milyar TL’ye düştü. Dolar bazında ise 39,3 milyar dolara inen KKM büyüklüğü, 2021 yılının Aralık ayında başlayan sistemin 13. haftasından bu yana ilk kez 40 milyar doların altına düşmüş oldu. Bu durum, yatırımcıların kur korumalı ürünlerden uzaklaştığını ve dövize olan talebin azaldığını gösteriyor. KKM'nin toplam mevduat içerisindeki payı ise yüzde 26’dan yüzde 7,4’e gerileyerek büyük bir düşüş yaşadı.

Bunun yanında, döviz mevduatlarının toplam mevduattaki payı da ciddi bir azalma kaydetti. 29 Mart 2024’te 210,4 milyar dolar olan döviz mevduatlarının büyüklüğü, 1 Kasım 2024’te 193,8 milyar dolara düşerek, döviz mevduatlarının toplam mevduattaki payı yüzde 43,7'den yüzde 36,5’e geriledi. Kur korumalı mevduatların dahil edilmesiyle döviz hesaplarının toplam mevduata oranı ise yüzde 43,1 olarak ölçülerek, 2018 yılından bu yana en düşük seviyeye inmiş oldu. Bu gerileme, Türkiye’de döviz bazlı yatırımlardan TL bazlı yatırımlara geçişin hızlandığını ve ekonomik istikrarın artan talep ile güçlendiğini gösteriyor.

Özellikle KKM hariç bırakıldığında, TL mevduattaki artış daha da dikkat çekiyor. 18 Ağustos 2023’ten bu yana TL mevduatın büyüklüğü yüzde 143 oranında artarak 4 trilyon 146 milyar TL’den 10 trilyon 93 milyar TL’ye yükseldi. KKM hariç TL mevduatının toplam mevduattaki payı da yüzde 31,92’den yüzde 55,99’a çıkarak, TL'ye geçişin ne kadar güçlü bir ivme kazandığını ortaya koyuyor. Bu gelişme, yerli yatırımcıların döviz kurlarındaki belirsizlik ve enflasyon karşısında daha güvenli bir liman olarak TL’yi tercih ettiğini gösteriyor.

Bu arada, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), 2024 yılı itibarıyla önemli bir gelişme yaşandı. TCMB’nin swap hariç net rezervi, 45,7 milyar dolara çıkarak, KKM’nin büyüklüğünü geride bırakmış oldu. Bu durum, Merkez Bankası’nın döviz rezervlerinin artmasıyla birlikte TL’ye olan güvenin güçlendiğine dair güçlü bir işaret olarak değerlendiriliyor. Ayrıca, son dönemde Merkez Bankası’nın aldığı parasal genişleme tedbirleri ve döviz piyasasındaki denetim politikaları da döviz talebinin azalmasında etkili olmuş görünüyor.

Sonuç olarak, Türkiye'deki finansal sistemde döviz mevduatlarının payının azalması ve TL mevduatlarının artışı, ekonominin sağlıklı bir büyüme yolunda ilerlediğini ve yerli yatırımcıların TL'ye yöneldiğini gösteriyor. Bu gelişmeler, yerli ve yabancı yatırımcılar için Türkiye’nin ekonomik istikrarının güçlendiğine işaret ederken, döviz kurlarındaki dalgalanmalara karşı daha dirençli bir ekonomi oluşturma yolunda atılan önemli adımları da işaret ediyor.

Kaynak: KFK Ajans