Biyoloji ve biyomedikal öğrencilerinden oluşan bir ekip, bitkileri çevresel stres faktörlerinden koruyabilen modifiye edilmiş bakteriler geliştirdi. Bu yenilikçi çözüm, Zürih Üniversitesi'nde yapılan araştırmalar sonucu iGEM küresel sentetik biyoloji yarışmasında, "En İyi Sürdürülebilir Kalkınma Etkisi" ödülünü kazandı. Öğrencilerin geliştirdiği bakteri, bitkilerin köklerini koruyarak onların su emme kapasitesini artırıyor ve topraktan gelen zararlı etkilere karşı daha dirençli hale gelmelerini sağlıyor.
Başarılı Çalışma Yöntemi: Ekip, bakterilerin biyofilm üretim süreçlerini geliştirmek için iki temel adım izledi. İlk olarak, biyofilm üretimini artıran bir enzimi modifiye ettiler. Ardından, biyofilm üretimini engelleyen başka bir enzimi baskıladılar. Bu iki yaklaşım, bakteri üretiminin belirgin bir şekilde artmasına neden oldu. Biyomedikal öğrencisi Seraina Müller, proje sürecinde öğrencilerin yalnızca araştırmaları değil, aynı zamanda laboratuvar yönetimini, finansmanı ve proje sunumlarını da üstlendiklerini vurguladı. Sadece 10 ay süren bu proje sürecinde öğrenciler tüm aşamalarda aktif olarak yer aldılar.
İlginizi çekebilir: Pandemi Sonrası Bilime Duyulan Güven: Küresel Bir Bakış
Uygulama ve Gerçek Dünya Bağlantısı: Öğrenciler, sadece bakteri geliştirmekle kalmayıp, bu teknolojinin tarımsal uygulamalarda nasıl kullanılabileceğini araştırdılar. Çiftçiler, meteorologlar ve bitki koruma uzmanlarıyla görüşerek, geliştirilen bakterinin tarımda nasıl uygulanabileceği üzerine çalışmalar yaptılar. Bu uygulama odaklı yaklaşım, projenin başarısındaki önemli unsurlardan biri olarak öne çıktı. Seraina Müller, "Çözüm odaklı bir proje başlattığınızda, nihai kullanıcıların ihtiyaçlarını anlamak kritik bir rol oynuyor" diyerek bu sürecin önemini vurguladı.
Deneyim ve Öğrenim: Öğrenciler, projeye ayırdıkları zamanı ve emekleri kesinlikle değdiğini belirttiler. Seraina Müller, sadece laboratuvar çalışmalarını değil, aynı zamanda bilimsel literatürü doğru bir şekilde okuma ve yazma gibi beceriler edindiklerini ifade etti. Grup lideri olarak, ekibini yönetme ve farklı düşünce yapılarına sahip kişilerle etkili iletişim kurma konusunda da deneyim kazandı. Bu süreç, Seraina için önemli bir kişisel gelişim fırsatı oldu.
Büyük Düşünmek: Proje, Maurin Widmer için teorik biyolojiyi cazip bir çalışma alanı haline getirdi. Artık bu alanda bir Yüksek Lisans yapmayı düşünüyor. Ekipteki başarı, ona büyük bir özgüven kazandırdı. "Hepimiz bu projeyi başarıyla tamamlayabileceğimizi gördük," diyor Widmer. Ayrıca, bu yılki yarışmaya katılacak öğrencilere bir tavsiye veriyor: "Büyük düşünün ve konfor alanınızın dışına çıkma cesaretini gösterin."